ezgi's diary

Merhabalar,

Pure Beauty markasını ilk olarak BB kremlerinde duymuş ancak BB kremlere ön yargılı olduğumdan dolayı hiç almayı düşünmemiştim. BB kremlere ön yargım da yine Watsons'lar da satılan Rimmel London'ın ürününden kaynaklı. Nedense hiç anlaşamadık kendisiyle, gerçi konumuz Rimmel London değil. 

Pure Beauty'nin CC kremini, etkinliğimde Watsons tarafından hediye edildiğinde deneme fırsatı buldum, bu fırsat için de çok mutluyum çünkü BB krem etkisinden sonra, CC kremlere de pek yönelmeyi düşünmüyordum.

Pure Beauty markasının ürünlerini bir çok arkadaşım çok beğendiğini dile getirmişti. Bu yüzden de denenecek aslında en mantıklı ürün oldu benim için.

CC kremler, cildimizin renk tonunu düzenlemek, aydınlık ve canlı bir görüntü vermek adına üretilmiş, hafiften tam kapatıcılığa doğru giden renkli nemlendiriciler diye tanımlayabilirim. BB kremlerden çok büyük farkları olduğunu düşünmüyorum açıkçası.

Bu ürün ise, yağlı bir yapıya sahip. Özellikle yaz aylarında kullanılmasını asla tavsiye etmiyorum. Ancak kış için ve benim gibi az kapatıcılık sevenler için biçilmiş kaftan olduğunu söylemem gerekiyor. Biraz yoğun uygulamayla kapatıcılığı bir tık daha artırılabilir, istenirse de sorunlu bölgelere bir kaç kat daha uygulayarak daha yoğun kapatıcılık elde edebilirsiniz. Üzerinden pudra ile geçmediğinizde cildinize mükemmel bir ışıltı/canlılık veriyor. Pudra ile geçtiğinizde ise doğal olarak mat bir görüntü elde ediyorsunuz. Kalıcılığı gerçekten çok güzel çünkü cildinizle resmen bütünleşiyor.

Bu ürün hakkında söyleyebileceğim tek olumsuz yönü, sıcak havalarda ağırlık hissi vermesi ve cildimde sivilcelenme yapması. Serin havalarda bu sorun asla olmuyor. Bir an önce sonbaharın gelmesini ve doya doya kullanmayı bekliyorum.

Bir sonraki yazıda görüşmek üzere ^.^